Ne mutlu insana ki unutmak gibi bir meziyeti var
ve ne yazık ki hatırlamak gibi bir cehennemi...
Kalabalık dünya ve yukarısı dolunay,
Tortusu birikmiş kaygan bir çukur
Uzayıp giden yollar var
Ve hiçliğin kıyısında,
yükselip durduğumuz dağ!
Burnumun ucuna konan kar tanesi şaşılığımın sebebi.
Ve bitip tükenmeyen melankoli
Sonunda o da terketti beni
Kadını yaratan Halık
Toprağı neden yarattıysa
Bir bebeği de ondan yaratacak.
Sisler ardına çekilen kalabalık
ve
ıssızlaşan dünya--yı
anlatmak için imgeler icat etti insan
sonra bir imgenin içine hapsoldu.
kayboldu.
Keşfe çıktı sonra insan
Bulduğunda kaybettiğini,
anladı ki
Eşyayı yerinden alıp
başka bir yere koymuştu.
Zulmetmişti.
Sadaka sahip olunan şey'den verilir.
Kibrin sadakası yine kibirdi.
seven
sevilecek
büyüklenen ise
aşağılanacaktı.
Karanlığı yok eden karanlık değildi
Cehaleti nasıl ki ilim yok ederdi
Bir su damlası yetecekti
toprakta gizlenen bahçeyi ortaya çıkarmaya.
Sır
dediğin bir sandıkta kitli kalmış
dilinden anlayan anahtar açmaya yetecek kapağı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder